Kitap Yorumu || Kalp Hırsızı (The Medieval DeWarenne Trilogy # 1) - Virginia Henley

Evett, Olimpos Yayınları ndan çıkmış olan efsane bir yazarın bombastik eseri :):):) -Henüz okumamış olanlar için biraz abartılı gelmiş olabilir ama okuyanlar beni anladı :) -
Ama yorumlamadan önce biraz sohbet edelim. Bu aralar üst üste gelecek belki ama yorum yazılarımı hep historical romance (tarihi aşk) kitaplarından yapacağım. Çünkü yorumları elimde birikti ve hepsi de yorumlanmayı hakeden kitaplar olduğu için bu türden bıktıracağım sizi galiba, şimdiden kusura bakmayın :))

Hatırlarsanız bir önceki yorum yazımda, yine bir historical olan Masum Yalan kitabını yorumlamıştım (bakmak isteyenler tık tık). Yine hatırlarsanız Masum Yalan kitabının kategorisi, historical romance in bir alt dalı olan Victorian Romance (Viktorya Dönemi aşk hikayeleri) kategorisinde olduğunu söylemiştim. Hadi bugünde Kalp Hırsızı kitabının dönemi hakkında biraz konuşalım, ordan da kısa bir tanıtımla yoruma geçeriz. Kalp Hırsızı romanı alt dal olarak, Medieval Romance yani Ortaçağ Aşk Hikayeleri' nde yer alıyor. Ortaçağ Aşk Hikayeleri ile ilgili kısaca bilgi vermek gerekirse, bu hikayeler erken, zirve ve geç olmak üzere üç bölüme ayrılmış olan Ortaçağ da, yani 476-1500 yılları arasındaki Avrupa da geçen historical fiction (tarihi kurgu) romanlarını ifade eder. Haçlılar, Keltler, Bizans, Anglosakson ve Norman İngiltere ve Vikingler bu tarz romanlarda bulunan faktörlerdir. Yani okuduğumuz birçok İskoç temalı roman bu dönem içerisinde yer alır ki bu da bu dönemi benim favorim haline getiriyor :D

İşte bu romanda da 1400 lü yıllarda ve İskoçya sınırınlarında geçtiğine göre, bu kitapta yine Ortaçağ Avrupa'sına ait bir tarihi kurgu. Bu yazdıklarımı ilginç bulup, ee hani devamı diyenler için de yakın zaman içinde tarihi aşk kitapları ve farklı türleri, dönemleri hakkında ve hangi popüler yazarın hangi dönem hakkında yazdığıyla ilgili örnekler içeren eğlenceli bir yazı hazırlayacağım.



Ayy bu kadar genel kültür yeter hadi biraz eleştiri yapalım;) Ama önce kitap ile ilgili bilgilendirme:



Kral Edward Plantagenet’ın en güvendiği savaşçılardan olan Lynx de Warenne, Dumfries Kalesi’ni işgal eder.

Önceleri elinden evini aldığı dikbaşlı genç kız Jane Leslie’den gittikçe daha çok şey isteyecektir.

İskoç geleneklerine göre bu yıldırım birliktelikte erkek ve kadın yasalara uygun bir şekilde beraber olabilir, bir sene ve bir gün sonra ise çift ayrılabilir veya evlenebilir.
Bu birliktelikten doğan çocuklar ise yasal sayılırdı.

Savaş meydanında korkusuzluğuyla nam salmış Lynx, âşık olmaktan korkuyordu. Yine de Jane yavaşça onun kalbini çaldı...

Baskı Tarihi: Eylül 2015
Sayfa Sayısı: 464
Orijinal Adı: A Year and A Day
Yayınevi: Olimpos Yayınları
Kitabın Türü: Roman, Aşk, Edebiyat
Goodreads Puanı: 3.92




Yorumum: Sonunda kitabın yorumuna geçebildik. Bazen öyle çok çenem düşüyor ki ben bile şaşırıyorum bu kadar ne anlatmış olabilirim diye ;)

Eğer hâlâ mücadele edip, sayfayı kapatmadıysanız kitabın içeriğinden bahsetmek istiyorum. Lynx de Warenne, çok havalı bir isme sahip olan, çok da yakışıklı bir İngiliz savaşçı. Kral Edward Plantagenet' in de kendine aşırı güvendiğinin de altını çizelim. Bu bir İskoç sınırında bulunan Dumfries kalesini işgal ediyor ve başlasın eğlence.

Jane Leslie, dünyanın en kıskanç ve gıcık ablalarına sahip, babası yıllardır kale kahyası olan vee mistik güçlere sahip olmasını sağlayan Kelt asıllı bir kız. Kızın çok güzel olduğunu belirtmeme gerek yok zaten, beyaz tenli, kızıl saçlı, özgür ruhlu masum, tatlı bir karakter kendisi. Aslında bana sorarsanız ben bu derece masumiyet sevmiyorum. Yani bildiğimiz saf salak diye tabir edilen kızlardan bahsediyorum. Neden Ortaçağ daki kadınlar daha saf olsunlarki o zaman erkeklerde saf olmalı dimi??

Neyse siz benim abarttığıma bakmayın, aslında kitaptaki kadınları %80 i şeytana pabucunu ters giydirecek kadar zekiydi diyebilirim. Ama benim kitabı aşırı beğenmeme sebep olan şey bu değildi. Karakterlerin kendisiydi. İnanın bu kitapta olaylar saçmalıktan ibaret olsaydı da, bu karakterlerden dolayı kesinlikle gözünüze batmazdı. Neyse ki olay kurgusu da oldukça güzeldi.

Artık sizler de anlamış olmalısınız ki ben kitabı çok beğendim. Yani bu yazı aslında eleştiriden ziyade bu kitabı neden kesinlikle okumanız gerektiği hakkında olacak.

Öncelikle beni bilenler bilir ben Robert Bruce u çok severim, hani onun ile ilgili okumak zevkli olmuştur. Ve onun döneminden bir tarihi kurgu serisi olan Highland Guard (İskoç Muhafız Alayı) serisinde Bruce un daha orta yaşlı hallerini görüyoruz. Orada artık evli ve taht için savaşan bir adamın hikayesi var. Ama eğlenceli ve genç Robert ı görme şansımız olmuyor. İşte burada devreye biricik Virginia Henley nin Kalp Hırsızı 'ı giriyor. Çünkü tahmin edin ana karakterimiz Lynx in en yakın arkadaşı ve aynı zamanda da Dumfries Kalesi' ne sadece yarım saat uzaklıktaki Lochmaben Kalesinin başında o da:)) İster inanın ister inanmayın, Bruce benim kitaptaki favori karakterimdi. O nasıl bir eğlenceli, rahat ve komik bir karakterdir yaa. Harika bir aşık olması da ayrı bir güzel. Bu kitapta Bruce un yavaş yavaş hakkı olan taht için mücadele edeceğini anlıyorsunuz ama daha çok William Wallace in mücadelesinin olduğu dönemin hikayesi bu ve onun için gerçekten de yine üzüldüm. 

Kitapta ki karakterler muhteşem, iyisi de kötüsü de. Bir diğer muhteşem karakter ise Lynx in kız kardeşi, Jory idi. Kendisi aşırı tatlı ve çılgın bir lady. Dul kaldığı için dönemin şartlarına göre özgür bir kadın o. Bu nedenle her türlü manyaklığı yapabilir dikkat. Jane ile konuşmaları, Lynx ile eğlenceli tartışmaları bana en sevdiğim kız kardeş karakteri olan Alice Cullen ı hatırlattı. Aynı muziplik aynı söz dinlemezlik. Alice Cullen ı sevenler onu da rahatlıkla seveceklerdir.

Bir başka karakter var ki o da Lynx in amcası John de Warenne (bu Edward Plantagenet in en önemli adamlarından biri ve Lynx i öz oğlu gibi seviyor) 'nin üvey ve tek oğlu Fitz-Waren adlı kıskanç ve beceriksiz kuzen. Yani varya bundan da direk nefret edelim diye var olan bir karakter kendisi. Mal mülk hırsı ve iticiliği ile maalesef oldukça aktif olmayı başardı kendisi. Ama söylersem devamını spoiler olacak.

Bir de gelelim, iticiliğin bir diğer adı olan Alicia Bolton adlı gıcık sarışına. Kendisi kötü kadın kontenjanını hakkıyla doldurmuş ve aynı zamanda da Lynx' in metresi olan gıcık bir kadın. Tahmin edersiniz ki kendisi Jane in varlığı onu pek de mutlu yapmıyor.

Son olarak da benim en sevdiğim ikinci karaktere gelelim: biliyorsunuz ben yan karakter severim o nedenle bu kategoride ki karakterimizde Jane Leslie nin en küçük ağabeyi medyum, Keith Leslie. Ya adamın sadece birkaç tane kilit sahnesi var ama o kadar etkiledi ki beni. Ben zaten mistik şeylere bayılırım bir de karakterin tasviri benim için fazlasıyla hoştu. Kendisini birine benzetmek gerekirse işte benim gözümde Keith, tam bir Cameron Monaghan dı. (Resmi yan tarafta)

Evet karakter analizi bu kadardı, hadi olaya geçelim: Jane bşta da dediğim gibi erkek düşmanı, milliyetçi bir Kelt olan Megotta nın torunu olduğu için, ormanda ve hayvanlarla ilgilenip, onlara şifa vererek evlenmeyi asla düşünmeyen bir kız. Taaki yakışıklı Lynx, onun babasına reddedemeyeceği bir teklif yapana kadar. Jane de babasına karşı gelemediği için yapacak bir şey yok.

Konu kısmında okumuşsunuzdur belki, kaidelere göre, bir kadın ile erkek 1 yıl 1 gün süreyle birlikte yaşayıp, her türlü şeyi yapabilirler ama bu sürenin sonunda ya evlenmeye ya da ayrılmaya karar veriyorlar. Eğer arada bir çocuk doğarsa bu çocuk da yasal sayılıyor. Hatta kitabın orjinaline de adını veren olay bu: A Year and A Day (bir yıl, bir gün). Bence saçma bir şey bu ve yazarın hayal gücü mü gerçek mi bilmiyorum açıkçası.

Başta ne kadar inişli çıkışlı bir ilişkileri olsa da sonralarda fazlasıyla uysallaşıyor ve bence inişli çıkışlı olması daha güzeldi. Neyse ki bu açığı Bruce ve Jory nin sahneleri kapatıyor. Historical türünde sevdiğim bir şey varsa o da bir noktadan sonra okuduğun karakterleri başka kitaplarda da okumuş veya duymuş olduğunu farkedip, tanıdık birini görmüşsün gibi sevinmek. Mesela bu kitapta karşımıza Ulster Kontunun Kızı Elizabeth de Burgh karşımıza çıktı ve ben onu Monic McCarty nin Tutsak romanında ki Elly nin ablası olarak tanıyordum zaten :)) Ama burada onun da gençliğini görüyoruz hem de baya bir genç. Onu da iyice tanıma fırsatı bulmak güzeldi :))


Aşırıı Spoiler!!!!!!!!!!!!




Hatta bilenler bilir, Elizabeth, Robert Bruce un eşidir gerçek hayatta. Zaten kitapta da bundan bahsetmiş en sonunda. Ama yine şunu da hatırlayalım: Jory ve Bruce da birbirine aşıktı. Ve ayrılmaları gerektiklerinin farkına vardıklarında benim içim gitti. Çünkü dünyanın en tatlı çiftlerinden biriydi onlar. En sonunda Jory nin hamile kaldığını öğrenip Bruce dan ömür boyu saklam kararı da yorumsuz bıraktı beni. Yazar sen ne kadar kötü bir kadın oldun böyle sonlara doğru ya!!!

Başka bir mevzu Alicia Bolton adlı kadının, Lynx tarafından bırakılınca Fitz-Waren adlı asalağa yapışması. Zaten en sonunda Fitz onu öldürdü -ne yalan söyleyeyim o zehirli kadının ölmesine sevindim-. İronik olan ise kitabın başından beri adı geçen vaşağında Fitz i öldürmesi çok iyi oldu.

Bir de Jane in hamilelik süreci için söylemek istediklerim var o da şu: ya Lynx sen ne tatlı bir baba adayısın yaa. Her türlü şeyi yapmaya hazır olan, hassas bir adama dönüştü kıyamam. Ama Jane e sırf hamilelikten dolayı aşık oldu gibi geliyor bana hala bilemiyorum.

Jane demişken, Bruce ile oynadığı oyunlar muhteşemdi. O kadar utangaç bir kız da olmasa iyiydi deyip durdum ama Bruce muhteşem bir adam :))

Bu arada kitabın sonunda Dumfries dan ayrılıp, başka bir yere taşınmaları -zorunda olsalarda- hoşuma gitmedi :(( Ben Dumfries ı a alışmıştım ama neyse yapacak bir şey yok ;)






Spoiler bittii!!!!!!



Çok uzun bir yazı oldu biliyorum ama inanın bana eğlenceli bir historicaldı. Ama en güzel yanı da anlatımın sizi sıkmaması ve tarih ile mistik olayların abartılmadan dozunda karışımış olması. Müthişdi benim için bu birleşim. Ayrıca inanın, okurken olayları seveceksiniz. Benim için tek eksiği sanki aşk olayına beni ikna edemedi yazar. Ama hiç yoktu da diyemeyeceğim :))

Eveet bu kadar -daha ne olsun- yorum yeter ;)) Şimdi puanıma veriyor ve braya kadar sabredip okuyanlara okumaktan vazgeçenlere ettiğim teşekkürün 100 katı kadar teşekkür ediyorum. Siz cansınız :D


PUANIM: Hiç cimrilik yapamayacağım :))








Bugün de hayatınızda bol bol hayaller ve kitaplar olması dileğiyle...


!!!Bu yazıyı "Bir Hayalperestin Kütüphanesi" dışında herhangi bir blog/forum/internet sitesinde okuyorsanız, iznim olmadan alınmış, ÇALINMIŞTIR!!!



Yorumlar

  1. Emeğinize sağlık. Çok akıcı bir yazı olmuş. Online kitap sipariş sayfamız kitapalti.com sayfamızı ziyaret ederek uygun fiyatlı kitap siparişi verebilirsiniz. Kitapalti.com online kitap sipariş kitap al

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. teşekkür ederim müsait olduğum bir zamanda gelmeye çalışırım :))

      Sil

Yorum Gönder

- Arkadaşlar yorumsuz bırakmayın lütfen; ama kaba ve rahatsız edici kelimeler ve konularda da yorum yazmayın !
-Yorumlarınıza en kısa zamanda hep cevap vermeye çalışacağım :)

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *